top of page
  • YouTube
  • IG
  • twitter
  • Facebook
Ara

Yaşam matrislerinin radikal dönüşümü

Yazarın fotoğrafı: LiteraLitera

Aynur Kulak, Barry Sanders'ın Naif Ruhlar isimli kitabı üzerine yazdı: "Barry Sandres insanın bu yüzyılın başlaması ile birlikte ilerleme adı altında kaydedilen uzun vadeli başarı unsurlarında başarılı olamadığını ve çöktüğünü dile getiriyor özenle. Neredeyse 17. yüzyıl klasik eserlerine, hatta Antik Yunan’da ortaya çıkmış karakterlere kadar gidiyoruz. Birbirinden şahane edebi eser örnekleriyle kendisinin tabir ettiği şekilde, 'Yaşam matrislerinin radikal dönüşümünü inceliyor.' Barry Sanders."



Barry Sanders’in Öküzün A’sı ve Kahkahanın Zaferi / Yıkıcı Tarih Olarak Gülme kitap isimleri sonrası en naif kitap ismi sayılabilecek Naif Ruhlar / İnsanın Yok Oluşu ile karşı karşıyayız. Ayrıntı Yayınları Barry Sanders kitaplarıyla bizi buluşturduğundan beri onun kitaplarını ilgiyle takip etmemek imkansız. Bunun sebebi sadece kitaplarının isimleri de değil üstelik. İçeriklerinin doluluğu. Yaşam, fakat yaşamın güncel olarak içerisine düşüverdiğimiz hali, sanat, fakat spesifik olarak edebiyatın işlevi onun kitaplarının öncü unsurları. Tüm bunlar Sanders’in akademik alt yapısı ve kuvvetli aktivist inşası ile birleştiğinde kitaplarının etkisi ile ilgili ortaya çıkan ilk unsur bilinçlenme hazzı oluyor. Bu anlamda Naif Ruhlar için Barry Sanders’in insanı odağa aldığı en kapsamlı ve doyurucu kitabı denilebilir.

“Önce insan ortadan kalkmasaydı  icat edilmiş birçok –izm’lerin uygulanması bu kadar kolay olmayacaktı. Bu yüzden insan 'yapı taşlarına' odaklanmak istiyorum. Onlara ne olduğunu öğrenmek istiyorum.”

Barry Sanders Naif Ruhlar’la ilgili rotasını bu minvalde oluşturuyor. Konu “İnsanın Yok Oluşu” gibi gözükse de aslında yeniden “Var oluş” mümkün olabilir mi konusu kitabın tamamına hakim. Fakat on dokuzuncu yüzyılın başlamasıyla beraber hiç kimsenin inkar edemeyeceği derecede, görünürde olumlu gibi görünen –izm’ler olsa da olumsuza doğru hızla giden sorunlar ve ciddi kırılmalar mevzu bahis. Bu konuların hepsi de direkt insanla ilgili. Aslına bakılacak olursa insanın yok oluşu, eşittir insanın var oluşu ile ilgili.  

“Yüzyılın başında, insanı yüksek bir konumda tutan dini inanç iskelesi çökmüştü. İnsanlar artık kim olduklarını, ne olduklarını bilmiyorlardı. Yüzyıl boyunca insana dair fikirler kökten değişti ve beraberinde geleneksel insani duyarlılıkları da alıp götürdü. Bilim ve felsefe insanı yeniden ortaya çıkarmaya çalıştı ama başarılı olamadı.”

Naif Ruhlar, İnsanın Yok Oluşu alt başlığı ile dikkat çekici ve kitap tamamıyla bu alt başlık üzerine inşa ediliyor. Barry Sandres insanın bu yüzyılın başlaması ile birlikte ilerleme adı altında kaydedilen uzun vadeli başarı unsurlarında başarılı olamadığını ve çöktüğünü dile getiriyor özenle. Özenle, çünkü 384 sayfa boyunca bu özen unsurunu sanatı kapsayan sayısız edebi eser örnekleriyle taçlandırıyor. Neredeyse 17. yüzyıl klasik eserlerine, hatta Antik Yunan’da ortaya çıkmış karakterlere kadar gidiyoruz. Birbirinden şahane edebi eser örnekleriyle kendisinin tabir ettiği şekilde, “Yaşam matrislerinin radikal dönüşümünü inceliyor." Barry Sanders. Bahsedilen radikallik bilim ve teknoloji kaynaklı aslında fakat bunu bize daha gerçekleştirmeden duyuran da biraz sonra bahsedeceğim edebi eserler.


Kitabı en iyi anlatan cümleyi de kitabın bölümlerine geçmeden önce alıntılamak istiyorum. “Topraktan geldik, toprağa döneceğiz anlayışı çöktü.” Bizlerin de çok aşina olduğu bir cümle bu ve insanın temellerinin modernleşme anlayışıyla temelden çökertildiğini çok iyi özetliyor. Yüzyılın başı itibariyle dikkatimizin en temelde yeni yönlendirmelerle bozulduğu ama iyileştirilip, önemli noktalardan tamir edileceği yerde doğum ve ölümün meydana getirdiği iki ucu, teknolojinin ve imgelemin gücüyle çökerttiğine dikkatimiz çekiliyor. Dikkatimizin çekildiği bu duruma kim itiraz edebilir ki?(!) Bizatihi içinde yaşıyor ve maruz kalıyoruz.


Gelelim kitabın bölümlerine ve bahsi geçen eserlere. Giriş kısmının bölüm başlığı; Bir Sorgu Sahnesinden Kareler. Sonraki bölümlerin başlığı; Hayat Nedir?, Ölüm Öldüğünde, Bir Çift Sarah, Hiç Kimse Ölmedi, Sadece Hayat Var, Coney Adası ve Zihin, Drakula Kedi.


Bu sorgu karelerinde ilk okuduğumuz isimler Edgar Allen Poe ve Arthur Conan Doyle. Tarihin en unutulmaz iki dedektifi Auguste Dupin ve Sherlock Holmes’i yaratan bu iki büyük yazarın şöyle bir düşündüğümüzde on dokuzuncu yüzyıl imgelerini nasıl yaratabildiklerine şaşıp kalıyoruz: Şüphe, iz sürme, gözetleme ve suç işleme biçimlerinin şaşırtıcı değişimleri. Suçu çok iyi anlatan yazarlar burunlarının dibinde işlenen asıl suçları yazdıklarının farkında değillerdi elbet: İnsanın yavaş yavaş ve kasıtlı şekilde ortadan kaldırılması!


“On dokuzuncu yüzyılda yeni bir şey başladı: İlk kez insanların hayatı 'vardı'. Bu, bir profesyonelin veya ajansın veya şirketin yönetebileceği ve yönlendirebileceği bir varlığa sahip oldukları anlamına geliyordu. Yaşam, canlı olmanın ya da sadece yaşamanın dışında bir kavram olarak vardı. 'Hayat' nesnelleştirilebiliyor, analiz edilebiliyor, iyileştirilmesi için planlamalar yapılabiliyordu. Hatta akışı başka bir yöne çevrilebiliyor ve hedefler yeniden tanımlanabiliyordu.”


Barry Sanders’in bu paragrafta yazdığı her cümle doğru. İnsan kendisinden ve yaşadıklarından yola çıkarak düşünüyor hatta. Fakat insanlık olarak geldiğimiz nokta insan ruhunun erozyonu ve bu erozyonla ödediğimiz ağır bedeller. On dokuzuncu yüzyılın başlamasıyla birlikte evet, insan hayatı “var” oldu, amma velakin güncel haberlere baktığımızda dahi göreceğimiz üzere yüksek bedeller ödemeye devam ediyoruz bu durum için. Geldiğimiz teknolojik ilerleme ve dijitalleşmede her şey ileri seviyede, her şey mümkün artık fakat aynı zamanda umutsuzluk ve bıkkınlık derecesinde iç karartıcı.


Tüm bunların  olacağını Antik Yunan’dan başlayarak 17’inci yüzyıl edebi nüvelerinin dahil olduğu örneklerle önümüze seriyor Barry Sanders. Antik Yunan’a bilgeliği Pisagor ve Platon’dan önce getirmiş, en büyük isimlerden biri olarak kabul edilen Orpheus miti ve Ailce Harikalar Diyarında eseri Naif Ruhların amiral gemi örnekleri olarak karşımıza çıkıyor. Lewis Carroll, Lord Byron, Mary Shelley, Dickens, Freud. Tüm bu büyük yazarların eserlerinin ve eserlerin içindeki karakterlerin günümüzün erozyona uğratılmış trajik insanını yansıttığına dair çok doğru ve tutarlı örnekler veriyor. Mesela Frankenstein bu örneklerin en birincili. Günümüz insanı sistematik düzeyde zombilere dönüştürülmüş halleriyle dolaşmıyorlar mı etrafta?(!)

“Böylesine tasavvur edilemeyecek kadar tehlieli ve trajik bir gidişatı tersine çevirmeye başlayabilmemizin bir yolu insanın on dokuzuncu yüzyılda başlayan parçalanaşını en geniş anlamıyla kavramaktır. On dokuzuncu yüzyıl geleneksel anlamını en temel düzeyde parçalama gücüyle, modern durumun başlangıcına işaret eder ve postmodernizmle ilişkilendirilen bilincin tohumlarını taşır.”

İnsan ruhunun erozyonu şiddetli bir hızla devam ediyor. Dünyada sağlıklı değişiklikler ve yenilenmeler istiyorsak var olma duygumuzu ve duyarlılığımızı yeniden kazanmalıyız kesinlikle. Naif Ruhlar bu anlamda modernize edilmiş insanların yaşamlarına ve ölümlerine ilişkin geçerli varsayımları ve tutumları sorgulamayarak ödediğimiz korkutucu bedeli gözler önüne seriyor. Sonuç olarak on dokuzuncu yüzyıldaki sismik değişimlerin mirasçıları olan bizler ne yaşadık, bundan sonrası için daha neler yaşayacağız?



Barry Sanders, A is for Ox: Violence, Electronic Media, and the Silencing of the Written Word (Öküzün A’sı: Elektronik Çağda Yazılı Kültürün Çöküşü ve Şiddetin Yükselişi, Çev. Şehnaz Tahir, Ayrıntı Yay., 1999) ve Sudden Glory: Laugher as Subversive History (Kahkahanın Zaferi: Yıkıcı Tarih Olarak Gülme, Çev. Kemal Atakay, Ayrıntı Yay., 2001) kitaplarının yazarıdır. Ayrıca Ivan Illich’le birlikte yazdığı ABC: The Alphabetization of the Popular Mind (Abc Aklın Modernleşmesi, Çev. İsmail Avcı, Ümit Şahin, Yeni İnsan Yay., 2015) adlı kitabı da Türkçe olarak yayımlanmıştır. California, Claremont’da İngiliz Dili ve Düşünce Tarihi profesörüdür.



NAİF RUHLAR

Barry Sanders

Ayrıntı Yayınları, 2025

Çeviri: Aydın Çavdar

400 s.

Comments


bottom of page